Hazine ve Maliye Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, vatandaşın kamuya olan borçlarının yapılandırma başvuruları sürüyor.

Kahramanmaraş merkezli meydana gelen deprem nedeniyle TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmeleri geciken vergi ve prim borçlarının yapılandırılmasına ilişkin kanun teklifi, bazı değişiklikler ile kabul edilmişti. 31 Aralık 2022 tarihi ve öncesine ait kamuya olan vergi, prim ve diğer borçların yapılandırılması için başvuru süresi nisan ayından mayıs ayına, ilk taksit ve peşin ödeme süresi de mayıs ayından haziran ayına uzatılmıştı. Buna göre, yapılandırma başvuruları 31 Mayıs’ta sona erecek. İlk taksit ve peşin ödeme de 30 Haziran 2023 tarihine kadar yapılacak. Şu ana kadar 1,5 milyon mükellefin yapılandırma başvurusu yaptığı  söylendi.  Toplam yapılandırmanın 50 milyar liranın üzerine çıktığı ve 1,6 milyar liralık tahsilat yapıldığı bildirildi. Kamuya olan borçların yapılandırılmasını da içeren Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi geçtiğimiz ay TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilerek yasalaşmıştı. Kanunla, Hazine ve Maliye Bakanlığı, Ticaret Bakanlığı, Sosyal Güvenlik Kurumu, il özel idareleri, belediyeler, Yatırım İzleme ve   Koordinasyon Başkanlığı ile ilgili alacaklara yapılandırma imkanı sunuldu.

Alacaklar için 31 Aralık 2022 tarihi esas alınırken, vergiler, vergi cezaları, idari ve adli para cezaları, gümrük vergileri, sigorta primleri, topluluk sigortası primleri, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi ile bu alacaklara ilişkin her türlü faiz, zam, gecikme zammı, gecikme faizi, cezai faiz, gecikme cezası gibi feri alacaklar kapsama dahil edildi. Bu idarelerin Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun kapsamında takip ve tahsil edilen diğer alacakları ile belediyelerin, su, atık su ve katı atık gibi alacakları da düzenleme kapsamında yer aldı.

Vatandaşın uzun zamandır beklediği bu af bir çok mükellefin yüzünü güldürse de bu süre içerisinde yapılandırma kapsamına katılamayanların ek süre talep etmeleri dikkat çekti. Bu af kapsamında müracaat süresinin hala devam etmesi  başvuruların sayısının artacağı anlamına gelmektedir. Yine şuana kadar tahsili öngörülen rakamda bu nispette artacaktır. 

Tüm bunlar gösteriyor ki Türkiye Cumhuriyeti Vergi Usul ve Kanunlarının tekrar gözden geçirilerek sadeleştirilmesi ve daha hakkaniyetli bir yapıya dönüşmesi gerekmektedir. Aksi takdirde her üç beş yılda bir vatandaş af beklentisine girer devlette vergi ve harçları tahsil için ceberrut yüzünü göstermek zorunda kalır.