1919 yılında, Birinci Dünya Savaşı'na son veren Versay anlaşması ile imza altına alındı. İLO evrensel ve kalıcı bir barışın ancak sosyal adalet temelinde inşa edilebileceği inancından hareketle kurulmuştur. LO'nun temel amacı, hükümetleri, işverenleri ve işçileri çalışma standartları oluşturmak, politikalar ve programlar geliştirmek üzere bir araya getirerek çalışan kadınların ve erkeklerin ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlamaktır.
186 Devletin üyesi olduğu ILO'nun merkezi İsviçre'nin Cenevre kentindedir. Türkiye ILO'ya 1932 yılında üye olmuştur. Türkiye'deki ilk ILO Ofisi 1952 yılında İstanbul'da “Yakın ve Orta Doğu İnsan Gücü Saha Ofisi” adı altında açılmıştır. “ILO Ankara Ofisi” ise 1976 yılında açılmıştır.
İLO ilk olarak ABD’deki Amerikan İşçi Federasyonu (AFL) Başkanı Samuel Gompers’in başkanlığındaki Komisyon’un üyeleri şu ülkelerin temsilcileri ile toplanmıştır: Komite üyeleri Belçika, Küba, Çekoslovakya, Fransa, İtalya, Japonya, Polonya, Birleşik Krallık ve ABD. Sonuçta, başka benzeri olmayan, üç taraflı, icra organlarında hükümet, işveren ve işçi temsilcilerinin yer aldıkları bir kuruluş ortaya çıkmıştı..
ILO, güvenlikle ilgili, insancıl, siyasal ve ekonomik tartışmalar sonucunda ortaya çıktı. ILO Anayasası’nın bunları özetleyen giriş bölümünde taraf Devletlerin adalet ve insanlık duygularıyla, dünyada kalıcı bir barış sağlamak adına’ hareket ettikleri belirtiliyordu.
İLO Sözleşmesinin giriş bölümü şöyle demektedir:
Evrensel ve kalıcı barışa ancak sosyal adalet temelinde ulaşılabileceğinden;
Çok sayıda insan için, dünyadaki barışı ve uyumu tehlikeye düşürecek ölçülerde adaletsiz, zorlu ve yoksullaştırıcı çalışma koşulları söz konusu olduğundan ve bu koşulların ivedilikle düzeltilmesi gerektiğinden;
Herhangi bir ülkenin insancıl çalışma koşulları sağlamadaki başarısızlığı kendi ülkelerinde çalışma koşullarını iyileştirme çabasındaki diğer uluslar için engel oluşturacağından…
Giriş bölümünde yer alan ve iyileşme sağlanması gereken alanlar bugün de güncelliğini korumaktadır. Örneğin:
Günlük ve haftalık azami çalışma sürelerinin belirlenmesi dâhil olmak üzere çalışma saatlerinin düzene bağlanması;
İşgücü arzının düzenlenmesi, işsizliğin önlenmesi ve yaşam için yeterli ücret sağlanması;
İşçinin, işi dolayısıyla ortaya çıkabilecek sağlık sorunlarından, hastalıklardan ve kazalardan korunması;
Çocukların, gençlerin ve kadınların korunması;
Yaşlılık ve malullük durumlarında koruma, kendi ülkeleri dışında çalışan işçilerin korunması;
Eşit değerde işe eşit ücret ilkesinin tanınması;
Sendikalaşma özgürlüğü ilkesinin tanınması;
Mesleki ve teknik eğitimin örgütlenmesi...

Yorum Yazın