Anadolu'nun batısında, Ege bölgesinde Büyük Menderes Nehrinin hemen ağzına yakın deniz kıyısında bir antik liman şehridir. Günümüzde Aydın'in Didim İlçesi'nde harabe halinde olup limanı Büyük Menderes tarafından doldurulduğu için yaklaşık 10 km denizden içeride kalmıştır.
Antik şehrin ilk yerleşim temel kalıntıları ve tarihçesinin başlangıcı İyonya bölgesi ile birlikte incelenebilmektedir. Antik temellerin Neolitik dönem izlerine işaret ettiği bölge olarak bilinen Milet antik şehir, Milet’te ilk yerleşimin M.Ö. 2000 ortalarından başlamak üzere Myken kolonisi varlığı ile görüldüğü bilinmektedir. Milet, Atina Kralı Kodros’un oğlu Nekus önderliğindeki İonialılar tarafından tekrar kurulmuştur. İonia’nın 12 şehrinden en önemli şehir limanlarından birisidir. Dört limanı vardır. En parlak dönemini M.Ö 7. ve 6. yüzyılda yaşamıştır. Özellikle M.Ö. 650’den sonra Karadeniz ve Akdeniz’deki kolonileri sayesinde çok zenginleşmiştir. M.Ö. 546’da Perslerin eline geçmiştir. Daha sonra Roma döneminde de bağımsız bir kent olmuştur.Erken Hıristiyanlık döneminde de önemli bir merkez olan Milet’te, yerleşim yeri küçülmüş, 13. yüzyılda Selçuklu egemenliğine, daha sonra da Osmanlı egemenliğine geçmiştir.
Miletos'un taş devrinden beri yerleşim olduğu bilinmektedir. Fakat Miletos ve etrafında bulunan adalarda taş devrinde yaşayanlar hakkında arkeolojik delil bulunmamaktadır. Arkeolojik araştırmalarla elde edilen bilgilere göre ise Miletos ilk olarak MÖ 3500-3000 yıllarında Cilalı Taş Devri'ni yaşayanların bir yerleşimi olmuştur.
Miletos'ta Bronz Devri arkeolojik kalıntıları MÖ 1900 civarında ticaret ile ele geçirilmiş olan Girit, Minos Uygarlığı tarafından üretilmiş bronz eşyalar halinde görülmektedir. Bundan çıkarılan sonuca göre, Miletos bu devirde, Anadolu'nun içleriyle ilişkilerle değil, Ege Denizi'nden gelen ilişkileri ile gelişmiştir. Antik Miletos şehrinin bulunma efsanesine göre şehrin ilk yaşayanları Girit üzerinden gelmiştir.
Miletos hakkında ilk yazılı arkeolojik kaynaklar Geç Bronz Dönemi'ne ait olup bunlar Hitit kaynaklıdır. Kent Hitit kaynaklarında Millavanda olarak geçmektedir.. Tarihi tespit edilen Miletos ismi geçen ilk yazılı belge Miletos'un Millawanda şehri adıyla Hitit Kralı olan II. Murisili'nin vakanamelerinde bulunmaktadır. Yaklaşık MÖ 1320de Milliwanda şehri Arzawa'lı Uhha-Ziti'nin isyanına destek göstermiştir.
Yunan eserlerine göre Miletos'ta ilk yaşayanlar Karyalılar ve Leleglerdir. Homeros'un yazdığına göre[9] Troia Savaşı sırasında Miletos bir Karya şehri idi. Troya savaşının sonlarında Pylos'ta bulunan iç kalede Miletos'tan gelmiş "Mil[w]atiai" asıllı kadın esirler bulunduğu da belirtilmiştir. Antik Yunan çağlarında bir bağımsız şehir olan Miletos önce Neleus soyundan geldiklerini iddia eden krallar tarafından idare edilmiş; MÖ 800'den sonra şehri idare eden aristokrat soylular olmuştur. MÖ 687'den itibaren şehrin idare şekli, tiran adı verilen tek olarak mutlak idareci, diktatörlere geçmiştir. Miletos şehri, Anadolu'da on iki İon şehrinin kurmuş olduğu İonia Birliği üyesi olduğu görülmektedir. MÖ 8. yüzyılda yapılan Lelantin Savaşları'a katılan İonia şehirlerinden biri Miletos'tu.
Kendisi bir koloni olarak kurulan Miletos MÖ 6. yüzyılın ilk yarısında bir deniz imparatorluğu merkezine dönüşmüştür. Miletos, Karadeniz kıyısında, içinde Trabzon, Sinop ve Kırım'ı da kapsayan, kendine bağlı 98 adet koloni kenti kurarak muhteşem bir güce ulaşmıştır.
Milet MÖ 304'te Büyük İskender tarafından Perslerin elinden alınmıştır. Büyük İskender'in ölümünden sonra MÖ 313'te Antigones ve MÖ 301'de Selevkoslarlar eline geçmiştir. MÖ 188'de Miletos şehri tekrar bağımsızlığını kazanmıştır. Fakat MÖ 133'te Pergamon'un son Kralı ülkesini Romalılara miras olarak verdikten sonra Miletos bağımsız kalmamış Roma'ya bağlanmıştır.
Roma'nın cumhuriyet ve imparatorluk devirlerinde Miletos şehri merkezi Bergama'da olan Asia Eyaleti'nin parçası olmuştur. Günümüzde görülen kalıntılar daha çok Roma dönemine aittir.
11. yüzyıl sonlarında Selçuklular Anadolu'yu işgal etmeye başlamışlar ve Türkmen göçmenler Ege kıyılarına da yerleşmeye başlamışlardır. Selçuklular zamanında Miletos limanı yine Venediklilerle ticaret için liman olarak kullanılmıştır. Birinci Haçlı Seferi'nden sonra Bizanslılar Ege kıyılarını tekrar ellerine geçirmişlerdir.
Selçukluların Moğollara Kösedağ Savaşı'nda yenilip devletleri dağılmaya başladığında Miletos'un Menteşe Oğulları eline geçtiği bilinmektedir. Sonunda Osmanlıların eline geçen Miletos limanının kullanımının devam ettiği bilinmektedir. 1494'te Menteşe Beyleri soyundan İlyas Bey Miletos'ta bir cami, medrese ve oluşan bir külliye yaptırmıştır. Fakat liman dolmasıyla Miletos terk edilmiş şehir harabeleri bugün deniz kıyısından 10 km kadar içeride kalmıştır. Fakat yine de bir koy ismi olarak Balat (Palatia'dan alınma) koyu bulunmaktadır.
Yorum yazarak Son Saat Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Son Saat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Saat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Saat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Son Saat Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Son Saat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Saat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Saat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.