İnsanlar birbirini tanıdıkça karşısındakine kredi verir. Bu iş ortamında belli ölçüde hata yapma konforunu sağlar. Veya evde top oynayan ilkokul öğrencisi oğulun vazoyu kırmasıyla ölçülür. Aynı şekilde bankaların bireylere tanıdığı kredileri biliyoruz. Bahsettiğim krediler ülkelere de veriliyor. Bağımsız kuruluşlar tarafından bir kredi notu ile değerlendirilirler. Bu kredi notları, o ülkenin mali durumunu, ödeme gücünü ve finansal istikrarını yansıtır.
Kimdir bu bağımsız kuruluşlar? Moody’s, Fitch ve S&P en ünlüleri. Peki, bu kredi notu nedir? Kısaca bir ülkenin veya bir bireyin finansal geçmişini ve ödeme alışkanlıklarını göz önüne alarak ileriye dönük kredi riskini ölçmeye çalışan bir değerlendirmedir. Bağımsız derecelendirme kuruluşları, ülkelerin bu notlarını belirlerken birçok faktörü göz önünde bulundurur. Bunlar arasında ekonomik büyüme, borç seviyeleri, enflasyon oranları, dış ticaret dengesi, siyasi istikrar gibi faktörler yer alır. Yüksek bir kredi notu, yatırımcılara ve uluslararası finans kuruluşlarına o ülkenin güvenilir bir borçlanan olduğunu gösterirken, düşük bir kredi notu ise yatırımcılarda risk algısı oluşturabilir.
Türkiye'nin kredi notu tarihinde inişli çıkışlı bir seyir izledi. Özellikle son yıllarda, kredi notu derecelendirmeleri çeşitli sebeplerle değişkenlik gösterdi. Önceki dönemlerde yüksek kredi notlarına sahip olan Türkiye, son yıllarda siyasi ve ekonomik dalgalanmaların etkisiyle notunda düşüşler yaşadı. Bu durum, ülkenin finansal istikrarını değerlendiren derecelendirme kuruluşlarının dikkatini çekti ve kredi notunun yeniden gözden geçirilmesine yol açtı.
Bu süreç, Türkiye'nin finansal durumunun uluslararası alanda nasıl değerlendirildiğini göstermesi açısından önemli. Ülke kredi notları, uluslararası yatırımcılar için önemli bir kılavuz ve risk ölçütüdür. Bu notlar, ülkelerin mali durumunu anlamak ve uluslararası finans piyasalarında yer almak isteyen yatırımcılar için önemli bir referans noktasıdır.
En büyük üç kredi derecelendirme kuruluşunun ikisi Türkiye’yi yatırım yapılabilir olarak gördüğü 3 yıl var. 2013,2014 ve 2015. Daha sonra verilen notlar baş aşağı gitmeye başladı. Yatırım eşiği seviyesinin az üstü, spekülatif düzey derken bu düşüş bir tek finans kuruluşlarının dikkatini çekmedi…
Kredi notu ve gri liste ilişkisi
Gri liste, Mali Eylem Görev Gücü (FATF) tarafından hazırlanan, kara para aklama ve terörizmin finansmanı alanlarında eksiklikler ve potansiyel riskler bulunduran ülkelerin yakından izlenmesini ifade ediyor. Bu listeye dahil olmanın en net manası; o ülkenin kara para aklama ve terör finansmanı konusundaki performansının yeterli olmadığını gösteriyor. Türkiye'nin bu alandaki çabalarının yetersiz olduğu gerekçesiyle gri listeye alındığı belirtiliyor. Aslında bu da FATF kuruluşunun başka alanda belirlediği bir “kredi notu”.
Seçimden önce alırlarsa alsınlar dedikleri gri listeden çıkış için çalışmalar başladı. Bakan Şimşek özellikle bu konuyla yakından ilgileniyor.
MASAK, kurumsal varlıkların dijital ortamda kimliklerini belirleme adına gereken yasal düzenlemeyi tamamladı. Bu düzenleme, şirketlerin uzaktan kimlik tespiti süreçlerini güçlendirmek ve bu alandaki yasal boşlukları doldurmak amacı taşıyor.
Fatih Altaylı geçtiğimiz günlerde YouTube kanalında konuştu:
- Volkswagen Türkiye’de üretim için dev bir üretim fabrikası kuracaktı, sonra yatırımdan vazgeçti. Nedeni hala meçhul.
- Honda, İzmit’teki fabrikasını kapadı.
- Ford, Ali Koç ve Cumhurbaşkanı’nın katılımıyla açıkladığı 1 milyar dolarlık bir yatırımdan vazgeçtiğini kısa süre önce açıkladı.
- Son olarak BP Türkiye’nin olduğu topraklarda 112 yıldır faaliyette bulunan BP, Türkiye’de yatırımlarını neredeyse bilabedel satarak Türkiye’yi terk etti.
Altaylı, birkaç yıl önce Londra’da bir "charity" yemeğinde tanıştığı bir beyefendinin "Biz Türkiye’de iş yapmaya alışkınız ama hukuksuzluk nedeniyle kendimizi güvensiz hissettiğimiz bir dönem yaşamamıştık" demiş. Hani Çin’de de hukuk yok Türkiye’de olmasa ne olur diyenler var ya, İşte o kıyaslamayı yapanlar sadece yukarıdaki örnek ile iflas etmiştir. Arkadaşlar, Çin evveliyattan beri bu hukuk sisteminde. Yatırım yapacaklar bu ön kabulü yıllardır biliyorlar. Ancak Türkiye’nin paradigma kayması yakın zamanda gerçekleşmekte ve hala devam ediyor.
Kredi notu düşüşüyle ilişkilendirilmemesine rağmen gri listede yer almak, yabancı yatırımcıların geri çekilmesi veya uluslararası kuruluşlarca ülkenin finansal durumuna dair bir uyarı olarak kabul edilebilir. Bu durumlar, aslında aynı sonucu temsil etmese de Ancak temsil ettikleri hep aynı yere çıkıyor.
Türkiye'nin hukukun üstünlüğü ilkesini benimseyerek, şeffaf ve adil bir hukuki yapı oluşturması, uluslararası yatırımcıların güvenini kazanmada temel bir adımdır. Hukukun üstünlüğü ilkesine verilen önem, sürdürülebilir bir ekonomik büyümeyi destekleyebilir. Aksi takdirde, diğer durumlar sadece geçici bir süre kazanç sağlayabilir, ancak uzun vadeli istikrarlı bir büyüme ve yatırım ortamı oluşturamayabilir.
Hukukun üstünlüğünü üstünler hukukuna tercih etmekten başka yolumuz yok.
Yorum yazarak Son Saat Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Son Saat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Saat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Saat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Son Saat Gazetesi Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Son Saat Gazetesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Son Saat Gazetesi editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Son Saat Gazetesi değil haberi geçen ajanstır.