ABD VE İSRAİL ARASINDAKİ GİZLİ ANTLAŞMA!

Evet, sürekli söylenen Amerikan’ın İsrail’i koruma güdüsü ve sevgisinin sebebine geçmeden evvel Orta Doğu’nun neden bu kadar önemli olduğunu kısaca özetleyelim.

Orta Doğu’nun stratejik öneminin temelinde hiç şüphesiz petrol ve doğalgaz yatakları yer almaktadır.

Dünya petrol rezervinin %66’sı Orta Doğu’da bulunur. %6’sı Amerika’da %6’sı da Rusya’da bulunur.

Dünyanın en büyük petrol tüketicisi % 25 ile Amerika iken, giderek artan sanayi üretimi ile Çin 2. büyük petrol tüketicisi olma yolundadır.

2030 yılına kadar Orta Doğu dışındaki petrol üretimleri ciddi anlamda azalacak, % 66 olan Orta Doğu rezervi % 88’lere çıkacaktır. Bu durumu bilen Amerika özellikle bu bölgedeki hâkimiyetini güçlendirip, bölgede egemen bir güç olmanın hesabı içerisindedir.

Bununla beraber aynı seviyede ihtiyaç sahibi olan Çin’de mevcut durumu görmüş, Amerika’nın bu bölgedeki güç savaşına İran ve Rusya ortaklığı ve yakınlığı ile cevap vermiştir.

Amerikan’ın gözetleme kulesi statüsünde olan İsrail’in tek derdi ise kutsal kitaplarında onlara vaat edilen Arz-ı Mevut topraklarına erişmektir.

Bu topraklara erişebilmek için kendisine bir koruyucu, bir güç ve destekleyici lazımdır. Çünkü üç tarafı tamamen Arap Müslümanlarla çevrili iken burada hedeflerine ulaşmak çok kolay olmayacaktır.

Bunun için Amerika ile İsrail’in kuruluşu esnasında ‘’İsrail’in Arz-ı Mevut’’ sınırlarına ulaştırılması yönünde tam destek verilmiştir. Nitekim Amerikan ekonomisi de zaten Yahudi kökenli Amerikalıların elinde olduğu için bu desteği almaları çokta zor olmadı. Bugün de aynı durum geçerlidir.

İsrail’e yapılacak olan koruyuculuk karşılığında Amerikan’ın ihtiyacı olan petrol yatakları ABD’ye verilmiştir.

Amerika şunu çok iyi biliyor; eğer bu petrol yataklarına ulaşamazsa,  üretimi % 75 petrole bağımlı olan sanayisi yani ekonomisi iflas eder. Bu nedenle Amerikan’ın Gazze’de yapılan katliamlara karşı yaptığı sahte acıma hikâyelerine inanmayın!

Onlar zaten temelde kanla beslenir!

Şimdi mesele bu petrol savaşlarında Amerika ve İsrail ittifakı ile Çin, Rusya ve İran ittifakının nasıl ve nerelere evrileceğidir.

Ama her ne olursa olsun olan Filistin halkına, Filistinli çocuklara, annelere babalara olacaktır.

Kısacası petrolü düşünmeden, göz ardı ederek Orta Doğu’yu analiz edemezsiniz.

Amerika girdiği her Orta Doğu ülkesine bir hesap içerisinde girer. Mesela Irak’a ‘’ Arap Baharı’’ getireceğiz dediğinde yine dünyanın en büyük 2. Petrol rezerv ülkesi Iraktı. Sırf petrol yataklarına ulaşabilmek adına Irak’ta bir daha dönüşü olmayan tahribatlar yaptılar.

Diğer en önemli faktör ise ‘’su’’dur!

Orta Doğu’da dünya nüfusunun % 5’i yaşamaktadır. Bu duruma karşılık bölgede kullanılabilir üç tane su kaynağı vardır. Bunlar; Asi, Dicle-Fırat ve Ürdün Nehridir.

Giderek artan nüfus karşısında bölgenin ihtiyacı olan su nasıl dağıtılacak? Kim ne kadar su alacak?

İşte asıl cevaplanması gereken soru budur.

Amerika ittifakı ve gözetleme kulesi olan İsrail’e her türlü kolaylığı ve koruyuculuğu sağlayacağına göre, ihtiyacı olan suyu da temin edecek şartları oluşturmalıdır.

Gazze’nin tahliyesinden sonra ki ilk süreçte bu olacaktır.

Yani şu an ses çıkarmayan, ‘’ Bana dokunmayan yılan bin yaşasın’’ diyen ülkelere sıra gelecektir. Amerika’nın bölgedeki yaptığı yığınakların ve üslerin sebebi de budur.

Amerika şu an tamamen Orta Doğu’ya yönelik hareket ediyor ve edecektir. İlerleyen süreçlerde bunu daha net göreceğiz.

Son olarak şunu belirtelim; Amerika bölgedeki varlığını üç hesap üzere kurmuştur. Bunlar; petrol, su ve arz-ı mevuttur. Ve ellerinde şu an Türkiye’yi de kapsayan bir şekilde petrol ve su haritaları mevcuttur.

Tüm hesaplar, tüm bileşenler bu üçlü senaryo üzerine kuruludur.

Selam ve dua ile Allah’a emanet olunuz.