• İSMAİL CENGİZ
      İSMAİL CENGİZ

      Türk Diasporası 6

      Yayınlanma: 11 Kasım 2025

      ABD’nin, BM Güvenlik Konseyi’nden Ahmet Şara ve El-Hattab’ın üzerindeki yaptırım kararlarının kaldırılması talebinin 1 çekimser ve 14 kabul oyu ile kabulü sonrasında, başına 10 milyon dolar ödül konulan Ahmet Şara ile Trump’ın Beyaz Saray’da bir araya gelmesi bölge dengelerini yeniden şekillendireceğe benzemekte. 

       

      Beyaz Saray’daki 95 dakikalık görüşme, Suriye ve diğer Ortadoğu ülkeleri ile birlikte Türkiye’yi de bir kez daha dünya gündemine taşımış oldu. Hatta T.C. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın da görüşmeler esnasında Washington’da bulunması ve bazı görüşmelere katılması Türkiye’nin bölgesel rolünü de ortaya koymuş oldu.

       

      Ancak BM Güvenlik Konseyi’nin aldığı karar, sadece ABD, Türkiye veya Ortadoğu ülkelerini değil, Rusya ve Çin’i de yakından ilgilendirmekte. 

       

      Çünkü Şara hem kendi hem de ülkesi üzerindeki yaptırımları kaldırma kararı karşılığında Güvenlik Konseyi’ne “BMGK’da veto hakkında sahip “Rusya ve Çin’in şartlarının” resmi olarak kayıt altına alınmasını da kabul etmiş” oldu.

       

      Satırlar arasında gizlenen bu gerçek, Suriye’deki yabancı savaşçıları; Uygurları, Çeçenleri, Özbekleri, Dağıstanlıları dolayısıyla Çin ve Rusya’yı da yakından ilgilendiriyor.

       

      Suriye için kabul edilen yaptırımların kaldırılması ve Devlet Başkanı Şara ile İçişleri Bakanı El-Hattab hakkında daha önce alınan kararların iptali ile ilgili BMGK’nın aldığı kararları net olarak ortaya koyduğumuzda, İdlip bölgesinde yoğunlaşan “yabancı uyruklu savaşçılar”ı yakından ilgilendiren gelişmelere şahit olacağımız görülüyor:

       

      “Güvenlik Konseyinin 14 kabul, Çin Halk Cumhuriyeti’nin veto hakkını kullanmadığı, çekimser oy kullandığı için kabul edilen, Şara ve El-Hattab’ın DEAŞ ve El-Kaide bağlantısından soyutlayan ve bireysel olarak kendileri hakkında alınan yaptırımları kaldıran karara istinaden;

      * Suriye Geçiş Hükümetin Başı Ahmet Şara, 6 ay zarfında Uygur Türkistan İslam Partisi, diğer Orta Asya mensupları ve örgütlerini, Kafkasya kökenli şahıs ve örgütleri, Arap ve Amerika coğrafyasından katılan şahıs ve örgütleri, radikal dinci örgütlerle bağlantılı Avrupalı, Türkiyeli, Tunuslu, Libyalı, Mısırlı, Somalili, Sudanlı ve Afrikalı şahıs ve örgütleri, kısadan hisse “Yabancı Savaşçılar” statüsünde olanların kimliklerini INTERPOL ve mensup oldukları ülkelerin istihbarat ve emniyetiyle paylaşacak. Yabancı Savaşçıları 6 ay içinde silahsızlandıracak ve ülkelerine teslim edecek.

      * Yabancı Savaşçılar Suriye ordusu, Genel Güvenlik Kuvvetlerinde ve devlet kurumlarında görev almayacak.

      * Ahmet Şara, Suriye için alınan başta 2254 sayılı BMGK kararı ve muhtevasında yer alan; “Siyasi Çözüm ve iktidarın şeffaf seçimlerle belirlenmesi ve tüm bileşenlerin temsil edilmesi” hedefini acilen hayata geçirecek. 

      * Ahmet Şara bu görevini yerine getirmediği takdirde kendisi ve Hattab yeni bir Güvenlik Konseyi Kararına ihtiyaç duyulmadan yeniden yaptırım listesine alınacak.

      * Verilen süre içinde ve tevdi edilen yükümlülükler yerine getirilmediği takdirde Çin ve Rusya BM 7.bendini (askeri, ekonomik ve diğer tür müdahale) yürürlüğe koyabilir. 

      Suriye Geçiş Hükümeti Başı Ahmet Şara, BMGK kararlarını kabul ettiğini BM daimi temsilcisi Suriye asıllı İngiltere vatandaşı Abraham (İbrahim) Olabi aracığıyla BM Genel Sekreterliği ve BMGK daimi üyesi beş ülke (Rusya, ABD, Çin, İngiltere ve Fransa) temsilcisine iletti.” Mehmet Yuva, “Fidan ve Şara Washington’da”, Aydınlık Gazetesi 11 Kasım 2025

       

      Tüm bu kararlar Suriye’nin yeni gelişmelere hatta iç savaş ihtimaline dahi gebe kaldığını göstermekte. 

       

      Çünkü;

      Yukarıdaki BM Güvenlik Konseyi’nin aldığı kararlara göre yeni sorumluluklar üstlenen Şara ve ekibi yabancı savaşçılarla yani kendisini iktidara taşıyan eski cihatçılarla savaşmak durumunda kalacak

      Sadece ABD askerleri tarafından yakın koruması sağlanacak olan Şara ABD’nin sözünden dışarı çıkmayacak.

      Amerika’nın Şam yakınlarında “askeri üs” kurmasına izin verilecek.

      İsrail ile tam güvenlik mutabakatı içinde olacak.

      Rusya’yı rahatsız etmeyen bir politika sürdürülecek.

      SDG/YPG grubu ile yapılan/yapılacak anlaşmalarla bu grubun ayrılıkçı hareketlerine göz yumulacak ve dokunulmayacak.

       

      Tüm bu ihtimaller artık ABD ile yakın işbirliği içinde olması beklenen Şara’nın aldığı ve alacağı tüm kararlardan, kendisini Şam’a taşıyan mücahit grupların ve kendilerine güvence verilen “yabancı savaşçılar”ın silahlı karşılık verme dahil çok ciddi tepki vermesine neden olacaktır.

       

      Şara’nın bu yeni dönemde üstleneceği sorumlulukların kendisine epey düşman kazandıracağı görünüyor. Bu sebeple Prof. Yuva’nın ifade ettiği üzere “şahsi güvenliğine ciddi bir tehdidin oluşacağını” düşünen Şara, “bu süreci ancak ABD ile uyumlu ve çıkarlarına bağlı yaşayarak atlatabileceğinin” de farkında. 

       

      Biz şimdilik altı ay sonrası tarihi şimdilik not ediyoruz. 10 Mayıs 2026 tarihi sonrası Suriye’de neler yaşanacağını hep birlikte göreceğiz.

       

       

       

       

      Yorum Yazın